-
Arabuluculuk nedir, kısaca bilgi verebilir misiniz?
Bekir YAZICI: “Arabuluculuk: Sistematik teknikler uygulayarak, müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle kendi çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve kamu hizmeti olarak yürütülen ihtiyari bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Arabuluculuk taraflar arasındaki uyuşmazlıkları, Mahkemelere taşınmadan, tarafların birbiriyle “helalleşme” imkanı sağlayarak çözüme kavuşturan bir sistemdir.
Arabuluculuk, “zorunlu/dava şartı arabuluculuk” ve “ihtiyari arabuluculuk” olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Dava Şartı Arabuluculukta, bazı uyuşmazlıklar için mahkemeye dava açmadan önce arabulucuya gitme zorunluluğu vardır. Zorunlu arabuluculuk, bu uyuşmazlıklar açısından dava şartıdır. Yani, arabulucuya gitmeden açılan dava, dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilir. Bunlar; işçi-işveren uyuşmazlıkları, ticari uyuşmazlıklar ve tüketici uyuşmazlıklarıdır. Taraflar önce arabulucuya müracaat edecek, bu süreçte anlaşamazlarsa, arabuluculuktaki anlaşamama tutanağı ile dava açabilecek. İşçi-işveren uyuşmazlıklarında 01.01.2018’de, ticari uyuşmazlıklarda 01/01/2019’da, tüketici uyuşmazlıklarında 28 Temmuz 2020’de zorunlu hale geldi. Şimdi de kira ihtilaflarının zorunlu hale getirilmesi gündemde.
İhtiyari arabuluculuk ise, tarafların bir arabulucuya gitme zorunluluğu olmadığı halde, uyuşmazlığın çözümü için dava açmadan önce arabulucuya başvurmayı tercih etmesidir. Taraflar üzerinde tasarruf edebilecekleri her türlü özel hukuk uyuşmazlığıyla ilgili ihtiyari arabuluculuk yoluna başvurabilir.”
Osmancık’ta kaç arabulucu var?
Bekir YAZICI: “İşçi-İşveren, Ticari ve Tüketici davalarında zorunlu Arabuluculuk sisteminin yıllardır Osmancık’ta uygulandığını belirten Uzman Arabulucu Av. Bekir Yazıcı, Osmancık’ta, kendisinin ve Av. Bünyamin Arslaner’in arabuluculuk hizmeti verdiğini, tarafların Çorum’a gitmek zorunda kalmadığını, belirtti.
Beş yıldır bu işi yapıyorum. Bu süreçte görüyoruz ki insanımız anlaşmaya hazır. Yeter ki onları bir araya getiren birileri olsun.
Mahkemelerimizin yükünü hafifleten, insanımızın ihtilaflarını dostane çözümle/helalleşmeyle, düşük maliyetle ve kısa sürede ve bitiren bir sistem olan arabuluculuk, birkaç yıldan beri başarıyla uygulanmaktadır.” dedi.
Arabuluculuğa başvuru süreci nasıl işliyor?
Bekir YAZICI; “ Taraflar ihtilaf konusunda mutabakata varmış ise, istediği arabulucuya gidip anlaşma tutanağı hazırlatabilir. Tutanak, taraflar ve arabulucu tarafından imza altına alınınca süreç tamamlanır.
Dava Şartı Arabuluculukta, Arabuluculuk Başvurusu iki şekilde yapılmaktadır: İhtilafını arabuluculukla çözmek isteyen taraf, başvurusu Adliyelerde bulunan arabuluculuk bürolarına yapabileceği gibi (Bu durumda sistem otomatik olarak bir arabulucu atar, bu da büyük ihtimalle Çorum merkezden bir arabulucu olur.); arabulucuyu da seçebilir. Tabi bu durumda tarafların muvafakatı gerekir. Taraflar birlikte istedikleri arabulucuya gidebilecekleri gibi, taraflardan biri istediği arabulucuya gider, arabulucu diğer tarafı arar; o da muvafakat ederse onlar adına sisteme müracaat eder ve görev kendisine gelince de tarafları davet eder ve süreç başlatılır. Belirli bir gün verilir, o günde görüşmeler başlar. Bir ya da iki görüşmede anlaşılamama durumunda, Anlaşılamama Tutanağı hazırlanıyor. Anlaşma durumunda Anlaşma Tutanağı hazırlanır.
Bu tutanak her iki taraf için de bir güvence durumundadır. Hazırladığımız belge mahkeme kararı hükmünde bir belgedir. Bu belge, işçi açısından çekten, senetten daha sağlam bir belge, diğer taraf için de Mahkeme riski ortadan kalkıyor.
En önemli tarafı da tarafların ortak iradesiyle düzenlenen bir belge olduğu için her iki tarafta oluşabilecek husumeti muhabbete dönüştürüyor.
Helalleşerek biten bir süreç karşımıza çıkıyor. O yüzden arabuluculuğa her geçen gün yoğun bir ilgi var. Bu ilgi neticesinde bizlerde vatandaşın anlaşmış olması, tarafların gülerek memnuniyetle ayrılması sonucu ayrı bir haz duyuyoruz, yapmış olduğumuz işten. Mahkemelerde 3-4 yılda bitebilecek bir şeyi 2-3 haftada noktalamış oluyoruz.”
